Dün (yani çarşamba günü)...
Ders başlamadan önce dışarıya çıktım; daha doğrusu dersin başlamasını beklerken dolaşıyordum. Yan sınıfın kapısı açıldı ve Gülsün Hoca dersten çıkmış odasına ilerliyordu. Selamımı verdim oturduğum yerden ve bir an hocanın aklına birşey gelmiş gibi tekrar geri döndü:
- Mahir bir yarışma var, bana aktif bir öğrenci var mı diye sordular. Benim de aklıma sen geldin.
Ders başlamadan önce dışarıya çıktım; daha doğrusu dersin başlamasını beklerken dolaşıyordum. Yan sınıfın kapısı açıldı ve Gülsün Hoca dersten çıkmış odasına ilerliyordu. Selamımı verdim oturduğum yerden ve bir an hocanın aklına birşey gelmiş gibi tekrar geri döndü:
- Mahir bir yarışma var, bana aktif bir öğrenci var mı diye sordular. Benim de aklıma sen geldin.
Ne olduğunu anlayamadım: "Yarışma, aktiflik ve ben".
- Hocam bir ayrıntılı anlatın.
- TRT, bir program için buraya gelecek ve çekim yapacakmış, Özel Kalem'e git, adını yazdır.
Detayı almak için Özel Kalem'e uğradım ve ayrıntıyı almaya başladım: TRT yeni bir bilgi yarışmasına başlayacakmış ve bu bilgi yarışmasında yüksek puan alanın evinin salonu yeniden düzenlenecekmiş. Bana o ana kadar sadece bilgi yarışması olacağı söylendiği için kabul ettim, numaramı verdim ve TRT'nin arayacağını söylediler. Aslında odadan çıkarken bana sorulan şu sorudan farklı birşey olacağını anlamalıydım: "Evde mi kalıyorsun?" "Hayır, yurtta kalıyorum. Neden sordunuz?" "..."
Bölümü temsil etmek... Üstelik bir devlet kanalında... Aklıma Cem Yılmaz'ın bir esprisi geliyor: "Sayın Yılmaz, neden mizah?" gibi... İyi de neden A.İ.B.Ü.'le başlıyorlar ki? Sorunun yanıtı "Neden ÖSYM kitapçığında ilk olarak A.İ.B.Ü. var?" sorusuyla aynıydı. Zaten bir tek bu sebepten dolayı diğer üniversitelerin önüne geçebiliyoruz.
Soracakları soruları da düşünmeye başladım: 5 soru soracaklar ve soracakları soru güncel konulardan olacak. İyi de benim güncelimle TRT'nin günceli aynı olacak mı? Bir de bu sorular "Bakın üniversite okuyan kişi bunu bilemedi, demek ki eğitim sistemimizde bir sorun var" gibi söylemlerle saçma tartışmalar da başlatabilirler.
(Misali temsil)
- ... ne zaman ölmüştür?
- B
- Yanlış! Doğru cevap C. Ünlü yazarımızın ne zaman öldüğünü demek ki bilmiyorsunuz. (Tehditkar ve yazık diyerek bakan gözler.)
Ertesi gün... Bir telefon gelir.
- Alo iyi günler ben TRT Okul'dan arıyorum. (Yeni bir kanalın adı: TRT OKUL. Hadi çocuklar okula :P)
-Te.. Terete mi? Heee... Evet buyurun! (TRT arıyor abi güzel konuşalım.)
- Biz "Öğrenci Evi Dekore Edilir" adlı yarışmadan arıyoruz. Bize sizin numaranız verildi. Bölüm ve sınıfınız neydi?
- Gıda Mühendisliği 2. Sınıf'ta okuyorum.
- Evde mi kalıyorsunuz? (Dikkat aynı soru!)
- Hayır, yurtta kalıyorum. Neden sordunuz?
- Anladım. Yarışmamızda 5 soru soruyoruz ve bu sorulara yanıt verip yüksek puan alan öğrencilerin evlerinin "salon"larını yeniden dekore ediyoruz. Bundan dolayı bize evi olan bir öğrenci gerekiyor.
- Anladım.
...Bir dakika ara... Hatta görüşme bitmiştir, devam edelim.
Telefonu kapattım ve sövmeye başladım: Ulan önce öğrencinin karnı aç mı tok mu onu düşünün! Salon ne işimize yarayacak? Salon için ayarlanacak bütçeyle öğrencinin buzdolabını doldurabilirsin.
Herşey bittikten sonra programın içeriğini merak ettim ve kendimce şöyle fikirler oluşmaya başladı:
- Eğer bu dekorasyon ağırlıklı bir yarışma olursa sunuculuğunu Vahe yapabilir. Hem kendince espriler yapar, hem de hoplar, zıplar...
- Programın çekimlerinde evi gösterirlerse o çocuk bir daha asla baba ocağına dönemez. "Ulan velede bak, odasında Rammstein'ın posteri var. Sen gel ben sana o posteri yedirmesini bilirim."
- Dediğim gibi sorular bir nevi bilgi düzeyini gösterecek türden olacak. "Ay ben bu adamı tanımıyorum gerçekten, sallıyorum A diyorum, Bernasu gitmiştir MADO'ya şimdi."
- Evi tüm Türkiye'ye açacaksınız, ona göre ortalığı düzeltmeniz gerekiyor. "İşte burası bizim fakirhane, sakın o dolabı açmayın. kafanıza cam gelebilir de.(dolap içinde depozitoluk bira şişeleri.)
- Peki yarışma bitti, kazandın, salon döşendi. Döşenmesinin ilk akşamı "DÖŞEME PARTİSİ"... Tüm arkadaşlarını çağırırsın, sabah olur. O salon eski haline döner. Bir de kazanan kişi kendine güzel bir koltuk seçer falan...
Notlar böyle... Bir de eğer bu yarışmaya katılmak istiyorsanız hemen uyarayım: Bireysel olarak katılamıyorsunuz, üniversitenize TRT'den bir yazı geliyor ve bu yazı rektöre gidiyor. Rektörün ya da onun adına başka biri öğrenci seçerek yarışmaya katılıyorsunuz.
Her şey bu kadar, umarım bu da TRT'nin saçma programları arasında yer almaz da güzel bir program olur.
(Uzun zamandır yazı yazmazsam böyle olur, sık sık yazayım ki sizi de zor duruma düşürmeyeyim :) )
Olayın detayı için tıklayınız.
- Hocam bir ayrıntılı anlatın.
- TRT, bir program için buraya gelecek ve çekim yapacakmış, Özel Kalem'e git, adını yazdır.
Detayı almak için Özel Kalem'e uğradım ve ayrıntıyı almaya başladım: TRT yeni bir bilgi yarışmasına başlayacakmış ve bu bilgi yarışmasında yüksek puan alanın evinin salonu yeniden düzenlenecekmiş. Bana o ana kadar sadece bilgi yarışması olacağı söylendiği için kabul ettim, numaramı verdim ve TRT'nin arayacağını söylediler. Aslında odadan çıkarken bana sorulan şu sorudan farklı birşey olacağını anlamalıydım: "Evde mi kalıyorsun?" "Hayır, yurtta kalıyorum. Neden sordunuz?" "..."
Bölümü temsil etmek... Üstelik bir devlet kanalında... Aklıma Cem Yılmaz'ın bir esprisi geliyor: "Sayın Yılmaz, neden mizah?" gibi... İyi de neden A.İ.B.Ü.'le başlıyorlar ki? Sorunun yanıtı "Neden ÖSYM kitapçığında ilk olarak A.İ.B.Ü. var?" sorusuyla aynıydı. Zaten bir tek bu sebepten dolayı diğer üniversitelerin önüne geçebiliyoruz.
Soracakları soruları da düşünmeye başladım: 5 soru soracaklar ve soracakları soru güncel konulardan olacak. İyi de benim güncelimle TRT'nin günceli aynı olacak mı? Bir de bu sorular "Bakın üniversite okuyan kişi bunu bilemedi, demek ki eğitim sistemimizde bir sorun var" gibi söylemlerle saçma tartışmalar da başlatabilirler.
(Misali temsil)
- ... ne zaman ölmüştür?
- B
- Yanlış! Doğru cevap C. Ünlü yazarımızın ne zaman öldüğünü demek ki bilmiyorsunuz. (Tehditkar ve yazık diyerek bakan gözler.)
Ertesi gün... Bir telefon gelir.
- Alo iyi günler ben TRT Okul'dan arıyorum. (Yeni bir kanalın adı: TRT OKUL. Hadi çocuklar okula :P)
-Te.. Terete mi? Heee... Evet buyurun! (TRT arıyor abi güzel konuşalım.)
- Biz "Öğrenci Evi Dekore Edilir" adlı yarışmadan arıyoruz. Bize sizin numaranız verildi. Bölüm ve sınıfınız neydi?
- Gıda Mühendisliği 2. Sınıf'ta okuyorum.
- Evde mi kalıyorsunuz? (Dikkat aynı soru!)
- Hayır, yurtta kalıyorum. Neden sordunuz?
- Anladım. Yarışmamızda 5 soru soruyoruz ve bu sorulara yanıt verip yüksek puan alan öğrencilerin evlerinin "salon"larını yeniden dekore ediyoruz. Bundan dolayı bize evi olan bir öğrenci gerekiyor.
- Anladım.
...Bir dakika ara... Hatta görüşme bitmiştir, devam edelim.
Telefonu kapattım ve sövmeye başladım: Ulan önce öğrencinin karnı aç mı tok mu onu düşünün! Salon ne işimize yarayacak? Salon için ayarlanacak bütçeyle öğrencinin buzdolabını doldurabilirsin.
Herşey bittikten sonra programın içeriğini merak ettim ve kendimce şöyle fikirler oluşmaya başladı:
- Eğer bu dekorasyon ağırlıklı bir yarışma olursa sunuculuğunu Vahe yapabilir. Hem kendince espriler yapar, hem de hoplar, zıplar...
- Programın çekimlerinde evi gösterirlerse o çocuk bir daha asla baba ocağına dönemez. "Ulan velede bak, odasında Rammstein'ın posteri var. Sen gel ben sana o posteri yedirmesini bilirim."
- Dediğim gibi sorular bir nevi bilgi düzeyini gösterecek türden olacak. "Ay ben bu adamı tanımıyorum gerçekten, sallıyorum A diyorum, Bernasu gitmiştir MADO'ya şimdi."
- Evi tüm Türkiye'ye açacaksınız, ona göre ortalığı düzeltmeniz gerekiyor. "İşte burası bizim fakirhane, sakın o dolabı açmayın. kafanıza cam gelebilir de.(dolap içinde depozitoluk bira şişeleri.)
- Peki yarışma bitti, kazandın, salon döşendi. Döşenmesinin ilk akşamı "DÖŞEME PARTİSİ"... Tüm arkadaşlarını çağırırsın, sabah olur. O salon eski haline döner. Bir de kazanan kişi kendine güzel bir koltuk seçer falan...
Notlar böyle... Bir de eğer bu yarışmaya katılmak istiyorsanız hemen uyarayım: Bireysel olarak katılamıyorsunuz, üniversitenize TRT'den bir yazı geliyor ve bu yazı rektöre gidiyor. Rektörün ya da onun adına başka biri öğrenci seçerek yarışmaya katılıyorsunuz.
Her şey bu kadar, umarım bu da TRT'nin saçma programları arasında yer almaz da güzel bir program olur.
(Uzun zamandır yazı yazmazsam böyle olur, sık sık yazayım ki sizi de zor duruma düşürmeyeyim :) )
Olayın detayı için tıklayınız.
RSS Feed